neden sevgilin yok

3 entry
soruyu sorana göre degisir ama genelde asilma öncesi sorulan sorudur. cevap verecek olsan, adam gibi soru degil ki adam gibi cevabi olsun. cemkirsen "ya ben ne dedim ki?" olur, hatta "sevgilisi yok ya kompleks yapmis ondan sinirleniyor" olur.

devami "aaa olur mu ya vardir kesin bak bana her seyi söyleyebilirsin canim" diye gelir, böyle bi israr. inanmak istemezler bir türlü.

sonrasi "vallahi inanmam! böyle güzel bir kizin sevgilisi olmaz mi hic?" diye gelir.
asil sinirlendiren soru budur. sanki bir kizin sevgilisi olmasi erkeklere bagli, kendi istemiyor olamaz da, eger sevgilisi yoksa onu isteyen erkek yok demektir. tabi ben kendimi kaptirip kisisele baglamis olabilirim ama ayni durum erkekler icin de gecerli olabilir.
Standardize/"neden sevgilin yok" ya da "hadi ya, nasıl olmaz?" sorularına maruz kalmanın cilvelerinden biri de, çevremdekilerin Sherlock Holmes edasıyla hayatımı çözmeye çalışmalarına şahit olmaktır. Bu noktada gündelik maceralarımı bir Amy Santiago titizliğiyle bir dosya gibi önlerine sermem beklenir zaten. Hele bir de "demek ki standartların çok yüksek" yorumu gelir ki, o an asıl standartları kimlerin belirlediğini sorgular hale gelirsin.
Kimileri için bekar olmak, tıpkı Netflix dizilerinde gördüğümüz karakterlerin dramatik aşk eksikleri gibi yorumlanıyor. Sanki bir Time Turner'ım var da, gelecekteki potansiyel sevgilimle buluşacağım zamana dönene kadar buralarda takılıyorum. Fiyat-performans ilişkisine inanan birinin olduğu gibi, ilişki-performans ilişkisi de var diyerek noktayı koyuyorum ama nafile.