3 ocak 2025 çaykur rizespor beşiktaş maçı

37 entry
herkese merhaba!

beşiktaş taraftarı için hazırladığım, rizespor'un oyunu hakkındaki teknik taktik deneme yazımı okumak isteyenler buyursun:

girişte belirteyim, yine beşiktaş açısından bakamayacağımız bir analiz olacak. sanırm, birkaç hafta daha sürecek bu durum. çünkü futbolcuların psikolojisini, fiziksel durumlarını ya da kulübe bağlılıklarını bilmediğim için, rizespor tarafını değerlendirip, oyunları üzerine yazacağım.

rizespor, ligin tutarlı takımlarından biri olarak göze çarpıyor. geçen yılın başında göreve gelen başında ilhan palut, hala takımda ama yeri garanti mi emin değilim. önceki sezonu ligde 9. sırada bitiren ilhan palutlu rizespor, bu sezon da pek istenilen seviyede değil.

16 maçta 6 galibiyet, 2 beraberlik ve 8 mağlubiyetle ligde 12. sırada yer alıyorlar. rizespor, 6 galibiyetin 3'ünü evinde, 3'ünü de deplasmanda aldı. ama şöyle enteresan bir bilgi verebilirim; içeride oynadığı son 4 maçta 3 galibiyet, 1 beraberlik aldılar. trabzon, kayseri ve antalya'yı yendiler.

zaten üst üste 5 maç kaybettikleri bir seri ile ligin 7. haftasına gelmişlerdi. oradan buraya toparlandılar diyebiliriz. geçen sene çok öne çıktıkları maç oynadılar, shelvey önderliğinde bir takım kurulmuştu. bu sene o önderliği amir ile yapmaya çalışıyorlar.

takımda bizden yalnızca amir değil, ghezzal, emrecan bulut da var. genel olarak iyi oyunculara sahip ama bu oyuncuların da futbolla ilişkilerinin azaldığı bir dönemde olan bir takım rizespor. sowe, akintola, varesanovic, grbic ve taha şahin diğer önemli oyuncuları diyebiliriz.

oyun olarak baktığımızda, bana "4-2-3-1 oyun sistemi, türkiye'ye temsilci atayacak" deseniz, ben heralde ilhan palut'u atayacaklar derim. sistemine bu kadar bağlı ve konyaspor'dan beri de yapısını koruyan bir teknik direktör diyebiliriz. tabii ki detaylara da bakacağız.

öncelikle merkezde çift 6 kullanan ilhan hoca, burada pasör + savaşçı 6 numaraları yan yana koyup, önlerine de görece yetenekli bir 8 numara koyar. ki bu 8 numaranın da alanını çok iyi kapatmasını ister. asıl amacı ise, merkezden halfspace'e açılan pas koridorları oluşturmaktır.

bu koridorlar, yine merkezde sonuçlanacak atakları hazırlamak içindir. ve bu merkeze indirdikleri topları kanattan havadan atıyorlar. bakın burası çok önemli, bizim ceza sahası çaprazımızdan, ceza sahamızda eksik gördükleri her an kısa ortalar deneyecekler.

bu anlattığım ilhan palut oyununa bir de ghezzal eklentisi geldi. bu eklenti, rize'nin sol taraftaki oyuncularının devamlı kaleci ile karşı karşıya kalmasını sağlayan bir eklenti. ghezzal sağ çaprazdan arka boşluğa yaptığı ortalarla, oyunu ceza alanı çevresinde kuruyor. (hoş geldin ghezzal-larin oyunu)

merkezde ise amir varsa amir'den, yoksa direkt ghezzal üzerinden pas oyunu başlatılıyor. burada olawoyin'in driblingle topu taşıması, topu rakipten kaptıkları anda oyunu hızlandırmak için kullanılıyor. son noktada topu alan kanatlar, merkeze sowe'ye ya da varessanovic'e gol ya da asist için pas veriyor.

burada sol tarafta akintola, emrecan bulut ve kim oynarsa son vuruş için bekliyor. çünkü biliyor ki, top bir şekilde sağdan buraya inecek. o sebeple svensson'un çok dikkatli olması, yerini çok boşaltmaması gerekiyor. ve tabii ki ilk müdahale için sol bekte zaynutdinov'un da yaptırmaması gerekiyor.

ghezzal oynarsa, tehlikesi olduğu kadar, kendi bekinde büyük boşluklar da bırakıyor. burayı engellemek için merkezde olawoyin'i ekstra koşturuyor. yine solda da mithat oynarsa, arkasında çok fazla boşluk bırakabiliyor. rizespor'un en büyük problemi, az pozisyon vermesine rağmen kolay gol yemesi.

bunu hafta arası veri ile açıklamıştım. ligin en az pozisyon veren 3. takımı ama çok gol yemişler. üstelik bunu da alan kontrolü değil, birebir etkinliklerle yapıyorlar. çok fazla rakip kovalıyorlar, o sebeple bol pas yapmak, topu ayağımızda tutmamak işimize gelecektir.

aynı zamanda gol atma sıkıntısı da yaşıyorlar ama son 3-4 haftada bunu çözmüş gibiler. dediğim gibi, sowe ve varesanovic merkezinde biten, çapraz kanat aksiyonlarına dikkat etmek gerekiyor. tabii ki yapabilirsek, iletişimi en baştan kesmek iyi olacak.

amir, maç başına 8,75 uzun pas ile lig lideri konumunda. en çok pas yapan da 2. oyuncu. 1. sırada amrabat var, o sebeple bağlantıyı buradan kesebilirsek, ki bence zor, topun düştüğü yeri de çözmemiz gerekiyor. benim düşüncem, kanatlara yayılarak defans yapabilirsek, merkezi kullanmak isteyeceklerdir. burada da gedson'u, alanını terketmeyen salih'i konumlamak gerekiyor.

eğer top bizim ceza alanı çevresine gelmişse, burada da çok fazla birebir çalım deneyerek içeri girmeye çalışıyorlar. sowe, indirdiği topları, sağına soluna atıp, ekstra çalım kovalayan kanat oyuncuları ve 10 numarayı besliyor. ekstra pas ile rakibi nakavt etmeye çalışıyorlar.

bu arada grbic, uzaktan kolay gol yiyen bir kaleci. konsantrasyonu artmadığı sürece, şut başına gol yeme verisinde kötü durumda. bol şut denememiz gerekiyor. ama en önemlisi, ghezzal'ın arkasını kaşımamız gerekiyor. kim olacak orada, semih diyelim. biraz serbest, öne doğru oynayabilir, çok ekstra gelmesine gerek kalmayabilir. immobile ile ikili oyundan gol de çıkarabilirler.

yukarıda bahsettim ama yine bahsedeyim, ligin araya girme verisi en düşük takımı. bu bize ne sağlar? rakibin pas geçişlerinde etkin olmadıklarını gösteren bu istatistik, bizim dikine bol pas denememiz gerektiğini de söylüyor. bu maçta mesela, merkezde pasör kullanıp, rafa'yı kanada da atabiliriz.

son konu ise, rizespor stadının kamera açısı. bu açı düzelmeden, maç kazanmak zor gibi geliyor. izlerken çok keyifsiz bir açı. şaka bir yana, umarım zemin güzeldir, sakatlıksız bir maç olur.

umarım kazanırız!

okuyan herkese teşekkür eder, keyifli hafta sonu dilerim.
herkese merhaba! rizespor-beşiktaş maçı için hazır mıyız? drone gibi dönüp kalan 90 dakikayı izlemekten başka çaremiz yok çünkü rizespor bu sezon "defans ağırlıklı sanat" anlayışında zirve yapıyor. bakalım beşiktaş mı zoru başaracak yoksa rizespor mu sanatı bu defa ölümsüz kılacak?
beyler, rizespor'un savunma duvarını aşmak için öne çıkacak beşiktaş'ta yeni stratejiler gündemde. planın adı: "ghezzal ile başla, larin ile bitir". sonuçta "taş yerinde ağırdır" ama rizespor'un defansı için işler nasıl gider, bekleyip göreceğiz.
arkadaşlar, ilhan palut'un 4-2-3-1 taktikleriyle sahaya çıkan rizespor'un kafası karışmış duruyor. beşiktaş ise boş durmuyor, "ilk maç sembolü" olarak açıya müdahale etmeyi planlıyor! umarız en rahat kamera açısında izleriz maçı, çünkü bu zeminde gönlümüz 'kayma' yapmasın.
tüm rizespor taraftarına günaydın, beşiktaşlılar umarım çekirdekleri çıkarıyordur. bugünkü maç dikkat gerektiriyor; ghezzal'ın arkasını kaşıyamazsan, top arka direğe düşer. ekstrem koşullar altında gedson çıkacak, 'şapkadan puan tavşanı' çıkaracak mı izleyeceğiz.
muhteşem beşiktaş mücadelesi bekliyorum ama rizespor'un tam savunmayı aşmak, mehmet ali erbil'in çarkıfelek'te büyük ödülü bulmasından zor gibi. zekice hamlelerle biraz takım ruhu ve belki birkaç bal kabağı çekirdeği maçı kazanabilir. rizespor'un ceza sahasına atlayıp deli gibi orta kesmeye hazır olun, ama grbic dikkatli olsun!
herkese merhaba! rizespor'un çay demleme taktiğiyle kısa kesen paslarını görmek için can atıyorum. umarım maç esnasında grbic'e çay dökülmez de gol yiyivermez!
beşiktaş'ın kanatları ghezzal'ın boş alanları kadar genişlese, bu maçta uçuşa geçmesi garantiydi. ama ne yazık ki, rizespor daha dar bir savunma yapısıyla kilitleri kapatmış. ver elini pozisyon zenginliği, ama bu sefer çaysız!
sowe ile varesanovic'in uyumu pişti oyununu andırıyor. her an "aldım verdim" deyip golü çakacaklar diye bekliyoruz. ama ghezzal'in arkasındaki boşluklar rizespor taraftarını baya bi şekere boğmuş olabilir.
beraberlik bu sezon iki takımın da yeni en iyi arkadaşı oldu, ama gel gör ki bu dostluk bu maçta iş görmez! beşiktaş'ın puan hasreti, rizespor'un gol kırgınlığıyla birleşirse, kim bilir belki dostluk kazanır? umarım bu dramatik sonu engellemek için bir gök gürleyişi şart olmaz!
rizespor'un bu maçta hangi kurguları deneyeceğini kestiremiyorum. ilhan hoca kararsızsa inşallah takım da devre arası çay simit söyleme moduna geçmez. ben yine de sahada gömeçli bir oyun bekliyorum, n'apalım artık!
herkese merhaba! beşiktaş taraftarı için hazırladığım, rizespor'un oyunu hakkındaki teknik taktik deneme yazımı okumak isteyenler buyursun: girişte belirteyim, yine beşiktaş açısından bakamayacağımız bir analiz olacak. sanırm, birkaç hafta daha sürecek bu durum. çünkü futbolcuların psikolojisini, fiziksel durumlarını ya da kulübe bağlılıklarını bilmediğim için, rizespor tarafını değerlendirip, oyunları üzerine yazacağım. rizespor, ligin tutarlı takımlarından biri olarak göze çarpıyor. geçen yılın başında göreve gelen başında ilhan palut, hala takımda ama yeri garanti mi emin değilim. önceki sezonu ligde 9. sırada bitiren ilhan palutlu rizespor, bu sezon da pek istenilen seviyede değil. 16 maçta 6 galibiyet, 2 beraberlik ve 8 mağlubiyetle ligde 12. sırada yer alıyorlar. rizespor, 6 galibiyetin 3'ünü evinde, 3'ünü de deplasmanda aldı. ama şöyle enteresan bir bilgi verebilirim; içeride oynadığı son 4 maçta 3 galibiyet, 1 beraberlik aldılar. trabzon, kayseri ve antalya'yı yendiler. zaten üst üste 5 maç kaybettikleri bir seri ile ligin 7. haftasına gelmişlerdi. oradan buraya toparlandılar diyebiliriz. geçen sene çok öne çıktıkları maç oynadılar, shelvey önderliğinde bir takım kurulmuştu. bu sene o önderliği amir ile yapmaya çalışıyorlar. takımda bizden yalnızca amir değil, ghezzal, emrecan bulut da var. genel olarak iyi oyunculara sahip ama bu oyuncuların da futbolla ilişkilerinin azaldığı bir dönemde olan bir takım rizespor. sowe, akintola, varesanovic, grbic ve taha şahin diğer önemli oyuncuları diyebiliriz. oyun olarak baktığımızda, bana "4-2-3-1 oyun sistemi, türkiye'ye temsilci atayacak" deseniz, ben heralde ilhan palut'u atayacaklar derim. sistemine bu kadar bağlı ve konyaspor'dan beri de yapısını koruyan bir teknik direktör diyebiliriz. tabii ki detaylara da bakacağız. öncelikle merkezde çift 6 kullanan ilhan hoca, burada pasör + savaşçı 6 numaraları yan yana koyup, önlerine de görece yetenekli bir 8 numara koyar. ki bu 8 numaranın da alanını çok iyi kapatmasını ister. asıl amacı ise, merkezden halfspace'e açılan pas koridorları oluşturmaktır. bu koridorlar, yine merkezde sonuçlanacak atakları hazırlamak içindir. ve bu merkeze indirdikleri topları kanattan havadan atıyorlar. bakın burası çok önemli, bizim ceza sahası çaprazımızdan, ceza sahamızda eksik gördükleri her an kısa ortalar deneyecekler. bu anlattığım ilhan palut oyununa bir de ghezzal eklentisi geldi. bu eklenti, rize'nin sol taraftaki oyuncularının devamlı kaleci ile karşı karşıya kalmasını sağlayan bir eklenti. ghezzal sağ çaprazdan arka boşluğa yaptığı ortalarla, oyunu ceza alanı çevresinde kuruyor. (hoş geldin ghezzal-larin oyunu) merkezde ise amir varsa amir'den, yoksa direkt ghezzal üzerinden pas oyunu başlatılıyor. burada olawoyin'in driblingle topu taşıması, topu rakipten kaptıkları anda oyunu hızlandırmak için kullanılıyor. son noktada topu alan kanatlar, merkeze sowe'ye ya da varessanovic'e gol ya da asist için pas veriyor. burada sol tarafta akintola, emrecan bulut ve kim oynarsa son vuruş için bekliyor. çünkü biliyor ki, top bir şekilde sağdan buraya inecek. o sebeple svensson'un çok dikkatli olması, yerini çok boşaltmaması gerekiyor. ve tabii ki ilk müdahale için sol bekte zaynutdinov'un da yaptırmaması gerekiyor. ghezzal oynarsa, tehlikesi olduğu kadar, kendi bekinde büyük boşluklar da bırakıyor. burayı engellemek için merkezde olawoyin'i ekstra koşturuyor. yine solda da mithat oynarsa, arkasında çok fazla boşluk bırakabiliyor. rizespor'un en büyük problemi, az pozisyon vermesine rağmen kolay gol yemesi. bunu hafta arası veri ile açıklamıştım. ligin en az pozisyon veren 3. takımı ama çok gol yemişler. üstelik bunu da alan kontrolü değil, birebir etkinliklerle yapıyorlar. çok fazla rakip kovalıyorlar, o sebeple bol pas yapmak, topu ayağımızda tutmamak işimize gelecektir. aynı zamanda gol atma sıkıntısı da yaşıyorlar ama son 3-4 haftada bunu çözmüş gibiler. dediğim gibi, sowe ve varesanovic merkezinde biten, çapraz kanat aksiyonlarına dikkat etmek gerekiyor. tabii ki yapabilirsek, iletişimi en baştan kesmek iyi olacak. amir, maç başına 8,75 uzun pas ile lig lideri konumunda. en çok pas yapan da 2. oyuncu. 1. sırada amrabat var, o sebeple bağlantıyı buradan kesebilirsek, ki bence zor, topun düştüğü yeri de çözmemiz gerekiyor. benim düşüncem, kanatlara yayılarak defans yapabilirsek, merkezi kullanmak isteyeceklerdir. burada da gedson'u, alanını terketmeyen salih'i konumlamak gerekiyor. eğer top bizim ceza alanı çevresine gelmişse, burada da çok fazla birebir çalım deneyerek içeri girmeye çalışıyorlar. sowe, indirdiği topları, sağına soluna atıp, ekstra çalım kovalayan kanat oyuncuları ve 10 numarayı besliyor. ekstra pas ile rakibi nakavt etmeye çalışıyorlar. bu arada grbic, uzaktan kolay gol yiyen bir kaleci. konsantrasyonu artmadığı sürece, şut başına gol yeme verisinde kötü durumda. bol şut denememiz gerekiyor. ama en önemlisi, ghezzal'ın arkasını kaşımamız gerekiyor. kim olacak orada, semih diyelim. biraz serbest, öne doğru oynayabilir, çok ekstra gelmesine gerek kalmayabilir. immobile ile ikili oyundan gol de çıkarabilirler. yukarıda bahsettim ama yine bahsedeyim, ligin araya girme verisi en düşük takımı. bu bize ne sağlar? rakibin pas geçişlerinde etkin olmadıklarını gösteren bu istatistik, bizim dikine bol pas denememiz gerektiğini de söylüyor. bu maçta mesela, merkezde pasör kullanıp, rafa'yı kanada da atabiliriz. son konu ise, rizespor stadının kamera açısı. bu açı düzelmeden, maç kazanmak zor gibi geliyor. izlerken çok keyifsiz bir açı. şaka bir yana, umarım zemin güzeldir, sakatlıksız bir maç olur. umarım kazanırız! okuyan herkese teşekkür eder, keyifli hafta sonu dilerim.
yine beşiktaş için kritik bir viraj, ama bu kez virajın uzunluğu ne yazık ki taktik tahtasına sığmıyor. ilhan palut ekolü ile rizespor, "hızlı alt sıra çıkma operatörü" oldu. kimin kafası karışırsa, o kaybedecek.
rizespor'un maç öncesi analizi öyle kalabalık ki, insan "takım çıkış tünelinde neden pes etmiyor?" diye sorguluyor. takımda ghezzal varsa, rakibe topu hissettirmeden topu geçirmiş olması muhtemel. hele bir de az yakalayınca müthiş hız yapıyorlar, aman dikkat!
herkesin korkulu rüyası Rizespor – Beşiktaş maçları, kim kazanırsa kazansın, cümleler hep şöyle başlar: "Ghezzal yine mi sağdan kaçtı?" Amir, uzun paslarla "ahtapot kolları" espri konusu oldu ama hakkını da vermek lazım. bu maçta grbic'e bol bol "dışardan çek at" dememiz lazım...
ghezzal'ın sol çaprazdan otoban yapmalarına dikkat, ghezzal'ın olmadığı maçları dört gözle bekler olduk. sowe, "ne yaparız da gol atarız" diye gece uykusuz kalıyormuş, hızlı koşularıyla rakibe terse çarptırmak iyi taktik. stadyumun kamerasını hala düzeltemedik, sanki stadyum kadar yükseğe yerleştirmişler.
herkese merhaba! beşiktaş açısından zorlu bir deplasman olacak gibi. rizespor, ilhan palut'la 4-2-3-1 formasyonuna sadık kaldıkça, rakiplerine zorluk çıkarıyor. kamera açısındaki sorunları çözdükleri an belki maçları da kazanırlar, kim bilir.
rizespor, sahasında bu sezon iyi işler çıkarıyor ama defans hattında bol bol boşluk bırakıyor. özellikle ghezzal'ın sağ kanat oyunu, rizespor için hem avantaj hem dezavantaj oluyor. umarım bizimkiler o boşlukları değerlendirir.
anadolu'da güneşi gören tribünler doluyor, rizespor-beşiktaş maçında da tablo değişmez. ilhan hocanın takımı, maçın başında ortaya koydukları enerjiyle dikkat çekiyor ama sonradan düşüyorlar. ghezzal ve amir ikilisi içeride şov yapar, umarım sadece beşiktaş'ı izleriz.
gelelim rizespor'un gol yeme alışkanlığına, takım pozisyon vermiyor ama nedense ağlarda hep gol var. bakalım bu maçta beşiktaş, grbic'in kararsız anlarını yakalayabilir mi? rizespor'un bir türlü aşamadığı kamera açısı, belki de tüm bu sorunların kaynağıdır.
taraf ilhan palut'un savunma sevdası, diğer taraf ise beşiktaş'ın hücum zenginliği. saha içi enerji dolu ama gel gör ki oyunun temposu bu kadar düşük olursa, ekran başındakileri uyutur! tek dileğim sakatlanmasız, heyecan dolu bir maç olsun.
ilk yarıda beşiktaş savunması adeta bir sendrom yaşattı; "bu kadar boşluk bırakılması strateji mi, yoksa kader mi?" derken rizespor iki gol buluverdi. umarım sihirli bir değnek değmiştir soyunma odasında, ikinci yarıya daha organize çıkarlar.
ilhan palut’un 4-2-3-1 sistemi bir türlü konyaspor’dan rizespor’a tam geçiş yapamamış gibi geliyor bana. rakip yarı sahada dolanan toplar, amaçsız birer balon mu yoksa patlamaya hazır bombalar mı, sanırım bir süre daha anlamayacağız.
ghezzal’in sağdan yaptığı ‘omnibus’ etkisi yine bir sonucu getirdi, rize’nin sol kanadı otobana dönmüş durumda! bakalım ilhan hocayı, ghezzal kabusundan kim uyandıracak ya da bu kötü rüyadan kendi kendine mi sıyrılacak?
çok şükür ki futbol sadece hava durumu gibi kapalı değil, neler olup bittiğini herkes görebiliyor. maçı yorumlamak meteorologluk gibi bir hale gelmez umarım. herkesin umudu, kalecilerin biraz daha güneşli bir gün geçirmesi yönünde.
rizespor'un uzun pasları tam bir 'yarım kalmış mektup' misali, atmaktan çok alıcıyı zorlamakla meşgul. mahir bir postacıdan yardım alsalar da bu 'mektupların' bir yere varacağını ummuyoruz. sonuç olarak, beşiktaş’ın telafisi zor olan hatalar yapmaması gerekiyor.
her maça beş kişi bile gelse, o beş kişiyle tribünleri titretiriz diyen rizespor taraftarının, bu maçta beşiktaşlılara nasıl sürprizler hazırladığını çok merak ediyorum. ilhan palut'un taktik anlayışı ve ghezzal'ın oyuna katkısı birleşirse, ortaya seyir zevki yüksek bir maç çıkabilir. rizespor'un en büyük problemi ise kale önünde yeterince etkili olamamak, bakalım bu sorunlarını beşi̇ktaş maçında çözebilecekler mi?
beşiktaş'ın dört nala puan serisi yapmaya karar verdiği şu günlerde, rizespor karşılaşmasının aslında tam bir stres testi olduğunu düşünüyorum. ilhan palut, takımına nasıl bir strateji uygulayacak, beşiktaş'ın hızı karşısında ne yapacak, bu da ayrı bir merak konusu. umarım ortaya futbolu doyuran bir maç çıkar, çünkü maç öncesi kahvemi çok iyi yaptım!
rizespor'un beşiktaş karşısında kaderi, ilhan palut'un sahaya koyacağı taktiğe bağlı olacak gibi. soyunma odasında futbolculara "baştan sona pres" diyerek neşteri vuracak mı, biz de meraktayız. eğer, pas oyunu yerine rakibi bezdirme planı yaparsa, maç sonu sosyal medyada bol bol güleriz gibi duruyor.
beşiktaş'ın kaptanı salih uçan, rizespor maçına dair bir anekdot vererek; "arkadaşlar, en son hatalı pas attığımda dedem henüz evlenmemişti" demiş. rizespor ise, amir ve ghezzal ile sahada rekor kırmanın peşinde, çünkü nedense beşiktaş maçları hep onlara ekstra motivasyon sağlıyor. izleyip göreceğiz, bakalım bu motivasyon yeterli olacak mı!
ilhan palut, "durmak yok, yola devam" sloganını kullanarak motivasyon tavan yapmıştır, beşiktaş maçı öncesinde. tabi sağa sola 'orada ne yaptın hatıra defterim' tadında paslar yapmaya devam ederlerse, motivasyon kapıya işe yaramaz. beşiktaş'ın merkez ataklarından kaçınma planı, rizespor için hayat meselesi hâline gelecektir, hadi bakalım rizeliler, gösterin kendinizi!
herkese selam! rizespor'un sağ taraftaki defansının sezon boyu büyük delikler açtığı bir gerçektir. maçta beşiktaş'ın ghezzal'ı sağ açıkta değerlendirip değerlendirilmeyeceğini görmek heyecan verici olacak, çünkü bu tarafın adeta bir şelale gibi gol ve asist akıttığını düşünmek zor değil. umarız defansın gözemeyeceği önemli bir isim olur!
ilhan palut’un istikrarlı sistemi sayesinde rizespor, gerçekten de ligin başbelası takımlarından biri oldu. beşiktaş'ın, bu sistemin mühendisliği karşısında nasıl bir plan üretip üretmeyeceğini merak edenlerdenim. bakalım, sahada mentorluk mu yoksa geleneksel "hücum et ve um" yaklaşımı mı baskın çıkacak!
beşiktaş’ın meşhur "şut çekememe" hastalığına rizespor’un uzaktan kolay gol yeme alışkanlığı ilaç olabilir mi acaba? malum, grbic uzak mesafeden açılan her topa "gel de beni ye" diyor. inşallah beşiktaş, bu fırsatları güvenli bir gol menüsü olarak değerlendirebilir!
saha içi gözlemlerime göre, maçta topu ayağında en çok tutan takım ‘beklemedeki kraliçe’ olabilir. rizespor’un pas geçişlerinde yaşayabileceği sıkıntılar, beşiktaş'ın defansif bütçesini artıracak mı merak ediyorum. sonuçta pas yapamayan ekip, topu rakibe kaptırınca bayağı üzülüyor!
rizespor’un kanat oyuncuları bu maçta da rakip bekin ensesinde sakız gibi yapışabilir ya da kendilerini sahne önünde bulabilir. beşiktaş'ın kanatları bu çalım seven oyunculara karşı nasıl bir savunma taktiği izleyecek, göreceğiz. umarım kanatlardaki sempatik çekişmeler, meydan okuyanlar için eğlenceli olur!
rizespor'un bu sezonki performansını görmek adeta bir futbol belgeseli izlemek gibi: her an bir sürprizle karşılaşabiliyorsunuz. ilhan palut'un, sahada bir sanat eseri yaratmaya çalışırken bunalıma girmiş bir ressam gibi taktik değiştirmesi de cabası. beşiktaş'ın, rizespor'un sağ kanadındaki gezgin ortalara karşı ekstra dikkatli olması lazım; çünkü ghezzal'ın çizgiyi unuttuğunu fark etmesiyle "neredeyim acaba?" diye düşünmeye başlaması bir oluyor.